Â
Bu aralar nedense organik olan her ÅŸeye takmış durumdayım. Yok,yanlış söyledim öyle çarşı pazar gezip organik sebze meyve aramıyorum -ki onların da organik olduÄŸunu düşünmüyorum.İsrail’e boykot yazımda da belirttiÄŸim gibi bu aralar ürünlerimi mümkün olduÄŸunca yerli malı,ya da düşman olmayan bir ülkenin malını almaya çalışarak geçirmekteyim. Markette geçirdiÄŸim süre 2 saate çıktı, orası farklı bir konu…
Nedense birdenbire beynimde bir ışık çaktı ve çok fazla kimyasala maruz kaldığımızı düşünmeye başladım. Bu hep böyleydi zaten ama ben nedense bu ara daha çok taktım. Belki de etrafımızda kansere yakalanan insanların sayısında görmüş olduğumuz artıştır bunda etkili olan.Düşünüyorum, herşeyimizi kimyasallar öyle bir kaplamış ki neyi hayatımdan nasıl çıkarabilirim ve yerine ne koyabilirim, karar veremiyorum.
En büyük kimyasal temizlikte kullandığımız çamaşır suyu. Onsuz temizlik yapılamıyor ve mikroplar ölmüyor algısını öyle bir yarattılar ki neredeyse banyo yaparken bile çamaşır suyu kullanacağız. Çamaşır suyu kullanmada psikolojik olarak bağımlı kadınlar tanıyorum.Gülse Birsel’in dizisi Yalan Dünya’daki o anne karakterinde de böyle bir bağımlılık var.Kadın bir bölümde çamaşır suyu koklayıp duruyordu
Size de öyle gelmiyor mu? Sanki çamaşır suyu olmadan temizlik yapınca yeterince temizlenmemiş gibi bir his kaplıyor içimi. Her yeri çamaşır suyuyla yıkayasım var.Nasıl vazgeçeceğim bilmiyorum ama deneyeceğim.Klozet hariç evin hiç bir yerinde çamaşır suyu denilen o illeti kullanmayacağıma burada söz veriyorum. Çamaşır suyu Kimyasal adı ile Sodyum Hipoklorit(NaClO) ile her temizlik yaptığınızda kokladığınız havada, bıraktığı zehirli kimyasalları teneffüs ederek kansere her gün bir adım daha yaklaşıyoruz.
Tek başına tek suçlu çamaşır suyu da değil elbette.Kullandığımız parfümlü ıslak mendillerin ellerimizdeki tüm faydalı organizmaları da yok ederek bizi mikroplara daha açık bir hale getirdiğini biliyor muydunuz?Ayrıca oda parfümlerini de kesinlikle hayatımızdan çıkarmamız gerek.Normal parfümleri de sadece kıyafetlerimize sıkmaya özen gösterelim, cildimize değmemesi gerekiyor
Sonra mutfakta kullandığımız Por -Çöz, kireç ve pas çözücülerin insan saÄŸlığına verdiÄŸi zarar nedeniyle Almanya’da yasaklandığını biliyor muydunuz?
Açıkçası bende bilmiyordum, Por- çöz çaydanlıklarımdaki kireci hemen çıkarıyor diye de seviniyordum.İnternette okuduÄŸum bir makalede ” Kadınlar, kullandığı temizlik maddeleri sebebiyle 55 binin üzerinde zararlı kimyasala maruz kalıyor.” ÅŸeklinde bir cümle vardı ki dehÅŸetten donakaldım. Bu neden kadınların kansere daha çok yakalandığının açıklaması deÄŸildir de nedir.
Peki ne yapalım yani bütün temizlik maddelerini hayatımızdan çıkarıp pislik içinde mi yaşayalım. Hayır tabi ki ! Ama elimizdeki en doğal yöntemleri yıllarca gözardı ettikten sonra yavaş yavaş anneanne dönemlerine dönmeye başlamamız ve eskilere kulak vermemiz gerektiğini düşünüyorum.
Bu benim için bir süreç, tamamen olmasa da hayatımdan elimden geldiğince kimyasal ürünleri çıkaracağım ve yaşadığım gelişmeleri de buradan yazacağım. Umarım başarılı olurum ve başkaları içinde örnek teşkil ederim.
Bir sonraki yazımda size tüm bu vazgeçeceğimiz kimyasalların yerine koyabileceğimiz doğal mucizeden bahsedeceğim. Beni takip edin.
Etrafımızı Saran Kimyasallar için 2 cevap