Ben İskender Pala’ya Mihmandar ile vurulanlardanım. Sonrasında Åžah ve Sultan ile Efsane geldi elbette. Bu aralar denk geldiÄŸim berbat kitaplardan sonra kitap okumaktan baya uzaklaÅŸmıştım. Çok iyi geldiÄŸini söyleyebilirim.Â
Kitapta Kaptan-ı Derya Barba Rossa Hızır Hayrettin PaÅŸa’nın hayatı anlatılıyor ama tabi ki sadece bununla sınırlı kalmıyor. Olaylar Saint Alcala (Seyyid Muradi) adlı Gırnata’lı bir müslümanın gözünden anlatılıyor. Saint Alcala öğrendiÄŸi harita ilmi ve satrançtaki becerileri sayesinde Hayrettin PaÅŸa’nın saÄŸ kolu olur. Kitap Hayrettin PaÅŸa’nın Andrea Doria ile olan bitmek bilmeyen savaşını, Preveze Deniz savaşını,Endülüslü müslümanların başına gelenleri bir aÅŸk hikayesi üzerinden kurgulayarak anlatıyor.
Yazara tek eleÅŸtirim kitabın Hayrettin PaÅŸa’dan oluÅŸan kısımlarının beklenenin çok altında olması. Daha çok Saint Alcala üzerinden yürüyen kitapta Alcala’nın büyük aÅŸkı asıl ismi Billure olan Beatrix çok daha fazla yer kaplıyor. Bunun dışında fazlasıyla denizcilik terimi kullanılmış ancak kitabın arka sayfasında tüm bu terimlerin açıklamaları verilmiÅŸ. Kitabı okurken sözlüğe bakar gibi sürekli arkadan kelime aramak biraz konsantrasyonu bozduÄŸundan,ben hiç üzerinde durmayın, okuyun geçin, derim. Denizci olacak haliniz yok ya?
İskender Pala o masalsı üslubu ile benim vazgeçilmez yazarlarım arasındadır. Kitabı bir solukta okudum, asla sıkmadı.
Bu aralar dediğim gibi okumaktan soğumuştum biraz, bloğumda da farkındaysanız kitap postları azaldı. Hee, şu da var, çok yoğun çalışıyorum, ben o yüzden vakit bulmakta zorlanıyorum ama bu kitap ilaç gibi geldi. Hali hazırda hışımla yeni kitapların siparişini verdim.
EFSANE – İSKENDER PALA için 1 cevap